Güzîde Tarih


 Tarih üzerine büyüklerimle yaptığım bir söyleşiyi sizlerle paylaşmak istiyorum. 5 ayrı soruya 5 ayrı kişiden cevapları A,B,C,D,E isimlendirmeleriyle paylaştık. Farklı yorumların zihnimizi açması temennisiyle sizlerle paylaşıyoruz.


Soru 1- Tarihe, yani geçmişe bakışınız nasıl?

 

A: Geçmiş geleceğin okunduğu kriterler ve işaretlerle doludur. Yol almak isteyenler geçmiş tarihi yol haritası için dikkate alıp kullanmalıdır.

B: Tarih, olmazsa olmazdır. Tarihi kendi içinde gruplara ayırabilir. Sanat tarihi, Milletler Tarihi, Eski çag tarihi. Vs. Vs. Tarih bir milletin geçmişi ve geleceğidir. Gelecekte yapacakları, geçmişte yaptıklarının teminatıdır. Kendi Milletimizi baz Alarak Tarihe bakacak olursak. Tarihe bakarak bürünebiliriz o kanımızda bulunan asalete.

C: Tarih insanın şimdi ki ve gelecekti olaylara karşı analizini geliştirecek bir nevi pusula görevi gören, çeşitli ibretler çıkarıp bir daha aynı hatalara düşmememizi sağlayacak önemli bir yaşanmışlık olarak değerlendiriyorum.

D: Tarihe bakış açım çok güzel tarih biz yanlışlarımızı anlayalım diye doğruları ögrenelim diye vardır Kuran-ı kerimde biz siz anlayasınızdiye Kuranı indirdik buyurmaktadır tarihteki yaşanan olayları hayatıma geçirmeyi severim

E: Geçmişini bilmeyen, geçmişinden ders almayan dahi anlamayan bir nesilin geleceği suya yapılmış ev gibidir temelsiz mesnedsiz ve vizyonsuzdur, tarih tekerrürdür, dün bugünün kandilidir onsuz yola çıkan ne ile karşılaşacağını bilemez. kaldı ki bir Türk evladınin tarihi dünya tarihinin 3 de 2 sini olusturuyorsa ondan cahil kalması düşünülemez.

 

Soru 2- Kur’an-ı Kerîm’de insanların tarihten ders çıkartması gerektiği emredilmektedir. Birçok ayet-i kerîme de tekrar tekrar üstünde durulan bu konu hakkındaki görüşleriniz nelerdir? Sizce insanoğlu tarihten ne gibi dersler çıkartabilir?

 

A: Tarih tevhidin bir ispatıdır. tarihi kalıntılarda dolanan bir insan medeniyetlerin nasıl yerle yeksan olduğunu görür ve ibret alır bazıları bundan yoksun kalır. insanlar medeniyetler gibidir doğarlar büyürler ve yok olurlar tarih bu süreci sağlıklı değerlendirenlerin ibret aldıkları bir mihenk taşıdır...

B: İnsanlar çeşit çeşit olmasına rağmen Yapı itibariyle benzer hataları yapmaya meyillidirler.  Kur'an-ıKerim azimmüşşan da bu ayetlerin tekrarı. Bizim bunlardan ders çıkartıp bunu yapmamız hususunda daha dirençli bir tavır takınmamızı istediği içindir.

C: Tekrarlar, asıl maksadın farklı üslûblarla teblîği durumundadır. Kur’ân, avâmdan havâssa kadar insanlığın bütün kademelerine hitâb ettiği için bazı tekrarlar tafsilatlı olup avâm olan kesim o tafsilatlı tekrarı  anlayamayabiliyor onun için bazen tekrarlar tafsilatlı bazen ise hulâsa olacak şekilde Kur'an-ı Kerim'de ele alınmıştır. Tabii ki en önemli sebebi ise okuyanların ibret alması geçmişte düşülen hatalara bir daha düşülmemesi ve ona göre analiz yapıp hareket etmesini sağlamaktır. İşin aslına gelecek olursak biz yani insanoğlu çabuk unutan bir yapıya sahibiz, önümüzde binlerce örnek varken bile biz halen musibeti istiyoruz, nitekim ayette de belirtildiği üzere Başınıza her ne musibet gelirse, kendi yaptıklarınız yüzündendir. Olayı şu güzel hikaye ile özetlemek isterim.

Adamın biri Kur'an'da Rahman Suresini okur.

O esnada da dört yaşındaki oğlu babasına sorar:

- Baba neden sürekli aynı şeyi tekrarlıyor?

Adam şaşırıp ne cevap vericem diye düşünürken, çocuk cevabı da verir:

- Anlamıyorlar diye değil mi baba?

D: yanlışa düşmeyelim doğruyu görelimdiye tekrar edilmiştir çünkü bize yol gösterici rehberdir mesela Hz. Yusufa bakıp nefsine uymamayı Hz. Eyyüp bakıp sabretmeyi Hz. Ömere bakıp adaletli davranmayı  fatih Sultan Mehmete bakıp azimli olmayı bu gibi şeylerden insanoğlu tarihten birşeyler çıkara bilir

E: Sorumuzu aslında 1.sorunun cevabında cevaplamişiz fakat her devletin(milletin) bir kızıl elması vardır araçlar degissede amaçlar aynı olacağından , araçların kullanım şekillerini ve metodlarını bize tarihde yaşanan olaylar verir.

 

 Soru 3- Osmanlı Devleti’nin, diğer Türk veya İslam devletlerinden farklı yönü/yönleri sizce var mıdır? Varsa bu/bunlar nelerdir?

 

A: Osmanlı devletinin islam medeniyetine katkısı tartışılmaz denemez eksikliklerle olgun hamlelerle genellikle bir denge yapısı üzerinde yürütülen bir siyasetle hareket edilmiştir. yakışan ve yakışmayan birçok yaşanmış olay var. bu konu uzun bir araştırma isteyen ve olayın sahipleri tarafından değerlendirilmesi gereken bir konu olsa gerek örneğin: halife Abdülhamid hanın atadığı paşanın yapmış olduğu mezalim yemende kırılma yaşanan ve istenmeyen olaylara sebebiyet veren bir acı hayat tecrübesini evlere ve bu millete acı olarak sunmuştur..

B: Elbette vardır. Elhamdülillah Elhamdülillah Elhamdülillah.

Osmanlı. Ah Osmanlı. Canım Osmanlı. Ayağına toprak olan Osmanlı. Osmanlı Medeniyeti. İslam'ın En güzel vitrinlerindendi. İslam'ı en güzel temsil etme gayretinde olan bir milletti. Dünyaya adaletiyle hükmeden. Tüm Dünya mazlumlarının umudu olan necip milletim. Ve halada Sınırları belli çizgilerle tayin edilemeyip, yüzyıllar öncesinde kurmuş olduğu gönül coğrafyasında hüküm süren Osmanlı. Osmanlı'yı Osmanlı yapan da kanı, milleti, fiziksel özellikleri değil. İslam'a duymuş olduğu saygıdır. İnceliğidir. Kavmiyetçilik bizim Dinimizde yasaklanmıştır. Amma Yasaklanmamış olsa idi. Buna karşı çıkanlar olacaktır belki biliyorum. Arap kavmi Türk kavminden üstündür derdim. Çünkü onlara Kendi Kavimlerinden Hazreti Muhammed Mustafa gibi bir serverin gelmesi. Onlara yeter de artar bile.

C: farkı yoktur çünkü topluca Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v) göre hareket ettigi için topluca bir ümmettir her padişah yada tarihte yaşayan kişiler yaşadığı olaylar birbirine benzerdir

D: Hilafet makamı ve Türk'ün İslam'a hizmetleri Osmanlı ile taclandırılmış medeniyetini Resulullah s.a.v ayak izlerini takip edip kurmuş bir devlet.

 

 Soru 4- Tarih keşkelerle, olsaydı veya olmasaydı gibi ifadelerle değerlendirilemez fakat burda bir söyleşi halinde olduğumuzdan ötürü “keşke şöyle olmasaydı veya keşke bu böyle olsaydı” dediğiniz tarihi bir olay var mıdır? Varsa ifade eder misiniz?

 

A: Burada medeniyet dediğimiz yapının oluşumunda yetişmiş ve dini inançları sağlam ve liyakatli bir yapıya dönüşmesi liderinde dirayetli olması ile yaşanacak tarih arzu edilen ve zamanın bereketlendiği bir yapıya dönüşür. Gönül isterdi ki, Abdülhamid'ten sonra ki süreç yaşanmamış olsaydı.. Bu kadim medeniyet yok edildi şimdi ki evlatlar cetlerine sövüyor ve vatan millet ve din olgusunu ayaklar altına alanlarla birlikte zarar vermenin gayretini gösteriyorlar işte sonuç egoizm ve irhabilik...

B: Herşey Rabbimizin Elinde. Keşke diyebileceğim belki çok şey vardır ama. Manasız keşkeler. Onun yerine Keşkül yiyelim. Afiyet olsun.

C: Uhud savaşında okçular tepesindeki okçulara Hz. Muhammed (s.a.v) Ölseniz dahi burayı terketmeyin demişti ama onlar savaşı yendik deyip orayı terk etmişlerdi. Keşke Hz. Rasulullahın sözünü dinleyim orayı terketmeseylerdi

D: keskemiz yok elhamdülillah herkes kendine biçilen rolü oynadı ve tarih sahnesinden ayrıldı,el cevap: merkez Efendi'nin de dediği gibi herşeyi olması gerektiği gibi yerli yerinde bırakırdım, merkezinde.

 

Soru 5- Bir anlığına geçmişe gidebilseniz ve size 15 dakika mühlet verilse, kimin yanına gider ve ona ne söylemek isterdiniz?

 

A: Bu sorunun cevabı bizim zaviyemizden bellidir tabi ki efendimiz ve ehli beyti ile aynı yerde o mühleti kullanmak isterdim... 

B: Kainatın Efendisi Hazreti Muhammed Mustafa Efendimizin bulunduğu mekanın kapısına gidip. Beni içeriye almasını beklerdim. Yanına gitmek değil. Yanına cagirmasını beklemek.

C: Hz. Muhammed (s.a.v) onun yanına gitmek isterdim ve ondan Şefat etmesini isterdim

D: Kimin yanına gidersem gideyim yüzüm yere eğik, mahcubiyet içerisinde kalacağımdan kelimeler hep helallik üzerine ve affedilmek üzere olurdu sanırım.

Post a Comment

Daha yeni Daha eski
'; (function() { var dsq = document.createElement('script'); dsq.type = 'text/javascript'; dsq.async = true; dsq.src = '//' + disqus_shortname + '.disqus.com/embed.js'; (document.getElementsByTagName('head')[0] || document.getElementsByTagName('body')[0]).appendChild(dsq); })();